MEN DAKKA DUKKA

Hayat menkul kıymetler borsası gibidir. Her insan yaptıkları ile kendi geleceğine yatırım yapar. A.Şerif İzgören  ‘’Hayatın sayfasına ne yazarsanız o çıktıyı alırsınız’’ der.  Terazinin kefesine neyi doldurursanız onu tartar. Çorbaya ne doğrarsanız kaşığınıza gelecek odur Bu anlayış sadece güzellikler için değil, kötülükler içinde geçerlidir.

Hayata ne değer katarsanız elinize geçecek odur.  Bir ayna misali ona gülene o da güler, ağlayana, oda ağlar ve ağlatanı o da ağlatır. Yaptığının karşılığını  hayat denen aynada görüverir.

Men Dakka duka, her an yürürlükte olan evrensel bir yasadır.  Servet Saygınoğlu şöyle der ‘’ Hayat yolunda yürürken, yaptığın kötülükleri geride bıraktın sanırsın; oysaki dünya yuvarlaktır. Yürüdükçe başladığın yere yaklaşırsın ve yaptıkların yeniden çıkar yoluna.’’Yaptım etti, bittim gitti demek nafiledir.

Hem psikolojik olarak hem de toplumsal düzeyde, yapılan her eylemin sonuçları vardır ve bu sonuçlar kısa yada uzun vadede mutlaka ortaya çıkar. Kuyu kazan, kendini kuyuda buluverir bir gün. Rüzgar ekenlerin fırtına biçmesi tesadüfi değildir. Etme bulma dünyası dedikleri bir  mekandır burası.

 “Kimsenin yaptığı yanına kalmaz” anlayışı,  adaletin ve vicdanın evrensel işleyişini de ifade eder. Haksızlık yapan kişi, bir şekilde kendini bu eylemden dolayı sorumlu hisseder. Suçlu bir vicdan, bir süre sonra kişinin içsel huzursuzluğunu tetikleyebilir ve bu da kişinin yaptığı yanlışın bedelini ödemesi için bir yol açabilir

Kişinin yaptığı eylemlerin yanına kalmaması, genellikle bir içsel vicdan muhasebesiyle başlar. İnsanlar, başkalarına zarar verdiklerinde, bu zararları geri alma ya da bedel ödeme isteği duyabilirler. Bu duygu bir tür vicdani yük olarak kendini gösterir. Psikolojik olarak, insanların doğru ile yanlış arasındaki farkı anlamaları, toplumun normlarına göre şekillenir. Bu doğrultuda, “yanına kalmamak” ifadesi, bireylerin kendileriyle yüzleşmelerinin bir yansımasıdır.

Bir birey, kısa vadeli çıkarlar uğruna başkalarını ezdiğinde, bu durum yalnızca toplumda değil, zamanla doğanın dengesinde de kendini gösterebilir. Su israfı sonucu yaşanan çölleşmeler,  göğe yükselen dumanlar sonucu nefes almakta zorlanılan maviliğini kaybetmiş bir gökyüzü, bireyselleşme fırtınası sonrasında yaşanan yalnızlık girdapları hep bunun yansımalarıdır.

iyi ve doğru davranışların da bir karşılığı vardır. İnsanlar başkalarına karşılıksız  yardım ettiğinde, samimi ve dürüst olduğunda, yaptığı iyi işler karşısında manevi bir tatmin ve içsel huzur bulurlar. Yaptığı yanına  da kalır, yarına da !

Hayat ve içindekiler sizin ellerinize verilmiş yoğrulmuş bir hamur parçasıdır. Hamuru kokuşturmak da sizin elinizde, en lezzetli  yiyecekleri yapmakta.

Nihayetinde biçtiğini beğenmeyen ektiğine baksın , çünkü her iyi yada kötü eylem bir tohumdur. Allah yeşertir  ve karşımıza çıkartır. Kimsenin yaptığı yanına kalmaz, İmhal edilir ama ihmal edilmez yasadır bu.